“perşembe pazarı” türkiye’nin hemen her ilinde vardır ama ben perşembe pazarı derken istanbul karaköy’de bulunan perşembe pazarından söz ediyorum.
burası sadece istanbul’un değil tüm türkiye’nin hırdavat deposudur. burada bulamadığınız bir ürünü istanbul’un başka yerlerinde bulmanız (imkansız demiyorum) çok zordur. aradığınız bir ürünü bir nalbura sorduğunuzda elinde yoksa size “perşembe pazarına bak orada bulursun” diyecektir. perşembe pazarı hemen her gün açıktır. ancak hafa sonu bazı esnaflar dükkanlarını kapatabilir. size bir şey lazımsa aradığınız o şeyi perşembe pazarına hafta sonu değil de hafta içi giderek arayın. aradığınız o şeyi perşembe pazarının meşhur caddesinde aramayın sadece. o malum caddenin arka sokaklarında yüzlerce esnaf bulunur. bu esnafların bir çoğu küçücük dükkanlarda iş yapar, garip ve tuhaf dükkanları vardır, içi ful eşya doludur.
perşembe pazarında fiyatlar nasıldır ?
hiç de ucuz değildir. oranın perşembe pazarı olması satılan ürünlerin ucuz olduğu anlamına gelmez. tıpkı spotçularda satılan malların ucuz olmaması gibi. adı spotçu ama sattığı ürünler koçtaş’dan pahalı 🙂
perşembe pazarı esnafı birde çok bilmiştir. bir çoğu kibir abidesi ve ukaladır ! bir şey sorarsın doğru düzgün cevap alamazsın. fiyat sorarsın yere, havaya, sağa-sola bakarak cevap verirler. yeri geldiği zaman da “iş olmamasından” filan yakınırlar.
perşembe pazarının hırdavat ve motor sistemleri başta olmak üzere bir çok alanda ürün sattığı doğrudur. ancak perşembe pazarına gelen müşterilerin bir çoğu ya motor satın almaya ya da hırdavat malzemesi-parçası bulmaya gelir. aradığınız bir parçanın “sadece kendisinde” var olduğunu anlayan bir esnaf başlar sizinle oynamaya; ürün 3 liraysa 10 lira ister. hiç utanmaz, hiç de sıkılmaz… çünkü ticaret (!) yapıyordur. insanları düdüklemek ticaret değil olsa olsa çakallık yahut fırsatçılıktır.
tabi ki bütün perşembe pazarının esnafını aynı kefeye koymam. mesela orada motor satan bir aziz abi vardır. 10 numara adamdır kendisi ! aziz abinin ilk prensibi müşterisinin işini görmek, sıkıntısını halletmektir. onun için para kazanmak daima ikinci planda gelir. bizim aradığımız ve özlediğim “esnaf modeli” işte budur !
ben perşembe pazarının fiyatlarını beğenmiyorum. perşembe pazarında satılan bir motor internette satılan motorlardan daha pahalı. perşembe pazarında satılan eşyalar “merkezi bir yer” olmanın avantajıyla pahalıya satılmaktadır. bugün perşembe pazarına ucuz eşya satın almak için gidip de hayal kırıklığına uğrayan bir çok tanıdığım var.
şuna dikkat etmek lazım:
perşembe pazarından bir ürünü satın almadan evvel kesinlikle internetten detaylı bir araştırma yapmalısınız. internetten araştırma yapmadan bir ürün satın alıyorsanız amiyane tabirle kazık yeme riskiniz bulunmaktadır.
aşağıda perşembe pazarına nasıl gideceğinize dair bir harita yerleştirdim.